AĞIRLIKLI SES ÇATALLARI
Bu blog yazımızda önce ağırlıklı ses çatallarına değinelim istedik. Çünkü ağırlıklı ses çatalları ile yarattığımız titreşimler ile direkt fiziksel beden üstünde çalışma yapabiliyoruz. Bu da daha hızlı gözlemlenebilir sonuçlar veriyor. Ağırlıklı ses çatallarının sağlık sektöründe ve medikal alanda kullanılabilmesinin ana sebeplerinden biri de budur.
Ağırlıksız ses çatallarını ise titreşimden ziyade ses ile çalıştığımızda kullanıyoruz. Ağırlıksız ses çatallarından özel frekanslarda ayarlanmış üst perdede temiz tiz sesler alabildiğimiz için her çeşit enerji temizliği çalışmasında kullanabiliyoruz. Alan enerjisi temizleme, Beden Aurası temizleme ve Eterik Beden, Psikoloijk Beden ve Duygusal Beden üstünde çalışabiliyoruz. Ağırlıksız ses çatalları ile çalışmak daha bireysel ve daha deneyimseldir…
Daha derin ve detaylı bilgi için sonraki yazımızı takipte kal lütfen.
Ağırlıklı ses çatallarındaki ağırlığın amacı, kişinin üzerine yerleştirildiğinde bedende daha güçlü ve daha yoğun bir titreşim yaratmaktır. Yaratılan titreşim sayesinde bedenin frekansı ile ses çatalının frekansı arasında dengelenme oluşur.
Ağırlıksız ses çatallarının sesleri daha yoğun ve uzun olurken, ağırlıklı ses çatalları, ağırlıkları sayesinde bu uzun ve üst perde tiz sesi tam bir alt titreşim frekansına dönüştürür. Bu da çalışma esnasında, ağırlıklı ses çatalı vücut üstündeyken, titreşimleri bedende derinlemesine hissetmeyi kolaylaştırır; bu sebeple akupunktur, çakra üstünde çalışma, enerjisel blokaj açma ve kas gevşetme teknikleri gibi kullanımlar için mükemmeldir.
Yapılan bilimsel araştırmalarda ağırlıklı ses çatallarının, eklem ağrılarını hafiflettiği, kaslar ve sinir gruplarındaki gerilimi azalttığı gözlemlenmiştir. Kan akışını iyileştirdiği ve kas spazmlarından kurtulmaya yardımcı olduğu görülmüştür. Bu sebeple medikal alanda, hastanelerde ve kliniklerde kullanılmaktadır.
Şimdi o halde ağırlıklı ses çatallarını nerelerde ve nasıl kullanabiliriz ona bakalım..
-Kas üstünde ve eklem bölgelerinde kullanabiliriz.
-Vücudun herhangi bir yerine yerleştirip kullanabiliriz.
-Akupunktur noktalarında kullanabiliriz.
-Çakralar üzerinde kullanabiliriz.
Nasıl kullanabiliriz…
Tekniksel olarak:
Çatalın alt tarafını kullanmak istediğimiz bölgeye dik bir şekilde yerleştiriyoruz. Elimizle çatalın alt tarafından hafifçe tutuyoruz. Tokmağı ile çatalın üstündeki ağırlıklı kısma vurarak titreşimi vücudumuza aktarıyoruz. Çatala 5 ila 10 saniye aralıklarında vurabiliriz. Burada hissiyat ile ilerlemek iyidir. Bir kere çatala vurduktan sonra bedenimize giren ve bedenimizden tekrar dışarı çıkan titreşimi hissedelim. Sonra o akış içerisinde tekrar vurabiliriz ya da biraz bekleyip bedenimizi dinleyebiliriz.
Niyetsel ve hissel olarak:
Öncelikle çalışma yaparken niyetimizi belirleyelim; iyileşmeye, mutlu olmaya, dünya ile uyumlanmaya vb. gibi. Dünya frekansı ile uyumlanma özellikle önemli çünkü ağırlıklı çatallarımız genellikle daha alt frekanslarda titrer. Bu da köklenme ve topraklanmaya yardımcı olur. Sakinlik, huzur ve dinginlik sağlar. Bu, bedenin ve zihnin durgunluk ve sakinlik hali, enerjisel ve bedensel iyileşme için gerekli alandır ve bu sebeple de çok mühimdir.
Sonrasında çatalı kullanırken, titreşimin tam çatalın olduğu noktadan vücudumuza doğru halka halka yayıldığını hissedelim. Ve dinginliğin vücudumuza yayıldığını, konsantrasyonun ve odaklanmanın gerçekleştiğini farkedelim. Gözlerimizi kapatıp vijülize edebiliriz. Kişide üçüncü göz çakrası açık ise gözlerin odaklanması ve vijülizasyon kendiliğinden gerçekleşebilir.
Eğer kendi üstümüzde çalışma yapıyor isek farkındalığı çalışma esnasında muhakkak diri tutalım. Titreşimin ve bedenin farkındalığı. Bedene giren ve çıkan titreşimin farkındalığı. Sonra bu çalışmalar devam ettikçe bu farkındalık açılır. Kendi auranın ve daha da genişleyerek alanın enerjisi ile bütünleşme şeklinde bilinci genişletebiliriz. Daha doğrusu bilincin farkındalığını genişletebiliriz. Bu türde daha derin çalışma hallerini tecrübe etmekte yarar var.
Eğer başka biri üstünde çalışma yapıyor isek de gene farkındalıkla bir bütünleşme olduğunu görmek iyidir. Özellikle başkası üstünde çalışırken orada yapanın sen olmadığını farkettiğin bir hal vardır. İşte o bütünleşme halidir. Yapan, yapılan ve eylemin kendisi bütünleşmiştir. Bir olmuştur. Birlikte çalışmalar yapmanın en güzel yanlarından biri bu bütünleşme ve bir olma farkındalığını tatmaktır.
Senin için kendi üstünde yapabileceğin örnek bir çalışma tekniği veriyorum:
Çakra noktaları üstünde bir çalışma yapabiliriz. Kök çakradan başlayıp tepe çakrada bitecek şekilde tüm çakraların üstünde 3’er dakikadan toplamda 21 dakika çalışabiliriz. Çok hızlı bir şekilde bedende bir dinginlik ve rahatlama hissedilir. Yanı sıra bir canlanma ve güçlenme hali ile birlikte gelir. Güçlü kök titreşimler ile tüm çakralar üstünde bir dengeleme sağlamış oluruz. Mümkün olur ise günde iki kere yapalım, sabah ve akşam olmak üzere. 21 günlük bir çalışma. Farkındalık öyle güçlüdür ki. Sabah yaptığın çalışma seni güne hazırlar ve dinç kılar. Gece yaptığın çalışma seni uyku alemine hazırlar ve trans uykusu dediğimiz, bilincin temizlendiği uykuda kalmana yardımcı olur. Aynı çalışma ile farklı etkiler alabildiğini gördüğünde daha derin bir şeyi fark edersin…
Soruların olur ise bize dönüş yapmaktan çekinme lütfen…
Sağlık hastalığın olmadığı haldir. Sağlık için henüz bundan daha iyi bir tanım yok elimizde.
O halde aslında sağlıklı ve iyi olduğunun, tam ve bütün olduğunun farkındalığı dolu bir 2021 dilerim sana.
Sevgilerimle.